Evet dogru davula zurnaya gitmeli insanlar cunku bir amaci yok sadece eglence baska dusuncesi yok cunku adi eglence eglenceye verecegi para sadece eglence cunku orda egitim yok orada hasta yok orada yoksul uok orada ozurlu yok cunku orada bir beklentide yok sadece eglence bizim duzenledigimizin adi degisik egime katki yardimlasma dayanisma bende tesekur ediyorum, sunuda bilelimki orgutsuz bir toplum her zaman yok olmaya mahkumdur baska toplumlarrda erir gider bir cogumuz gecmisimizi bilmedigimiz gibi gelecegimizide bilmiyecektir kimligini kulturunu bilmiyecektir zaten varligida olmaz ben diyorumki bizden oncekiler orgutlu degildi bizlerde orgutlenmeden kaciyoruz birakalimda ge...nclerimiz orgutlensin birseyler yapsin gecmisinide geleceginide hatirlasin bizlerde yardimci olalim elimizde geldigince genclere yol gosterelim simdi buyazdiklarima katilan taraf olanlara cani gunulde tesekur ederim
deniz 28 Mart 2010 12:41 | Ankara
Yeni sitemiz hayırlı olsun ama:eleştirilerede açık olmak gerekir mesela sitemizde birçok ulaşmak istediğimiz yere ulaşamıyoruz şiir yazıpta rahatca gönderemiyoruz sitemiz de herşey daha yalın ve açık değil herşey yerli yerinde değil bence üzerinde biraz daha çalışılıp eleştirilerde dikkate alınıp daha yalın hale getirilmelidir. Bu benim sadece şahsi görüşümdür
haydar 21 Mart 2010 10:05 | ankara
hayırLı oLsun yeni siTemiz.
muslum cevık 18 Mart 2010 10:37 |
Aydınlar aydınlatılmalı Ergin Tekin Demokratik Türkiye İçin Aydın Girişimi, Diyarbakır da Demokrasi Mücadelesi Ve Aydın Sorumluluğu adlı panel gerçekleştirdi. Demokratik Türkiye İçin Aydın Girişimi, Diyarbakır da Demokrasi Mücadelesi Ve Aydın Sorumluluğu adlı panel gerçekleştirdi. Eğitim Sen Toplantı Salonunda Şube Başkanı Abdullah Karahanın moderatörlüğünde yapılan panele, Gazeteci-Yazar Nuray Sancar, Kürt Yazar Azad Zal ve Diyarbakır Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahmut Toğrul panelist olarak katıldı. Konuşmacılar içinden geçilen dönemde aydınların görevlerini tartışırken yeni bir aydın tanımlaması yapılması gerektiğine işaret ettiler. YENİ BİR AYDIN TANIMI YAPILMALI Panelde ilk sözü alan Nuray Sancar, üzerinden 40 sene geçmesine rağmen 12 Martı ve 12 Eylülü halen konuştuğumuzu, 12 Eylülde oluşturulmuş toplumsal ilişkilerin hâlâ devam ettiğini ve bugünkü siyasi yapının temel öğelerinin de aslında 12 Eylülde oluşturulmuş öğelerden çıktığını ifade ederek AKPnin 28 Şubatın doğrudan ürünü olduğunu, darbecilere karşı mücadele ettiğini söylese de AKPnin darbecilerle bir göbek bağı içerisinde olduğunu, derin devleti tasfiye ettiğini söylese de aslında kendi derin devletini oluşturmaya çalışan bir parti olduğunu belirtti. Türkiyede bir on sene öncesine bakıldığında aydın olmak için sol söylem içinde olmak gerektiği düşünüldüğünü söyleyen Sancar sözlerine şöyle devam etti. Ama bu dönemde bu kavramlar değerini yitirmiş. Oluşan iki kampla birlikte sen laiksen aydın ve demokratsın ya da diğer kamptan yani AKPli isen aydınsın durumuna döndü. Bir yandan asker diğer yandan AKP cephesine karşı mecazi anlamda bir üçüncü cephenin oluşturulması çok önemli ve bu anlamda aydın tanımının yeniden yapılması gerekir. Bir çok açılım yaptığını söyleyen, AKPnin Kürt açılımını da Kürt halkının örgütlü yapıları dağıtarak, tek tek atomize ederek, Ben Kürdüm demenin çok sorun oluşturmadığı bir zemin yaratmak amacında olduğunu söyleyen Sancar, AKPnin elini attığı her şeyde demokratikleşmeyi değil tersine tamamen toplumu teslim almayı ve yeniden şekillendirmek istediğini dile getirerek, aydınların demokrasi konusunda üst sınıflar arasında süren çelişkiler sonucu çözüme ulaşacağı gibi bir yanlış düşünce içinde olduklarını ifade etti. Yeni bir anayasa için anayasa komisyonu oluşturulmasının önemli olduğunu söyleyen Sancar, kafa karışıklığından kurtulmak için aydınların aydınlatılmasının önemli olduğunu belirtti. EMİLE ZOLA GİBİ OLUNMALI Kürt Yazar Azad Zal ise AKPnin Almanya ve İranı örnek alarak örgütlendiğini, iki ülkenin de bir zamanlar demokrat görünen iktidarlarının zamanla içindeki farklı kesimleri tasfiye etmeye çalıştığını, AKPnin de bunu yapmaya devam ettiğini söyleyerek demokrasi güçleri ve aydınların Kürtleri göz önünde bulundurması gerektiğini belirtti. Zal, sözlerine şöyle devam etti. Aydın olarak ordudan yana olunca AKPye karşı oluyorsun, AKPnin yanında olunca da orduya karşı oluyor duruma geliniyor. Aydın örneği verilecekse Fransada Emile Zolanın bir subayın yargılanmasına karşı çıkmasıyla birlikte bir toplumsal hareket oluştu. Türkiyede böyle bir aydın şu an yok. Türkiyede Orhan Pamuk veya Yaşar Kemal Kürtlerle ilgili bir şey söylediği için hemen linç edilmeye çalışıldılar. İktidara yakın Kürt aydınlarına da bakıldığında rahat konuşabiliyorlar ama muhalif Kürt aydınlarının seslerinin çıkmasına izin verilmiyor. Bu hem Kürt aydını hem de Türk aydınının korkak davranmasından kaynaklanıyor. Geçmişte Türk aydınının Orduya bir şey söylemeyeyim de bana bir şey olmasın korkusu onlar tarafından Kürt aydınlarına da bulaştı. DEVLETE BAĞLI AYDIN YARATILDI Cumhuriyet kurgulanırken aydın tipinin de kurgulandığını, aydının Kemalist bir çizgide devleti savunan aydın olarak oluşturulduğunu söyleyen DÜ öğretim görevlisi Mahmut Toğrul, aydının devletten bağımsız olmadığını, üniversitelerde gelişen aydın tipinin de böyle ortaya çıktığını belirterek sözlerine şöyle devam etti. Bana göre aydının turnusol kağıdı Kürt sorununa bakışıyla ortaya çıkan bir durum. Kürt sorununa devletin bakışı dışında bakabiliyorsa o kişiye aydın diyebiliriz. AKP tüm sorunları çözmeye aday bir hareket olarak kendini gösterdi. Maalesef biz de buna biraz kandık gibi. Devlet ve AKP öyle bir ortam yarattı ki artık her şey Kürt önsözcüğünü takarak saldırıyor. Batı da işçiler eylem yaparken Kürt oluyorlar ve gazı, copu hak eder duruma getiriliyorlar. Aydının bu dönemde en doğru tavrı yeni umutlar ve cesaretiyle birlikte, insanlardaki umut ve cesareti ortaya çıkarması için elini taşın altına koymasının zamanıdır. Kalıplaşmış aydın tipini kırmak zor ama umutsuz olmamak gerekir. muslum cevık
Muzaffer Bolat 15 Mart 2010 16:27 | Herford-Almanya
köyümüzün sakinlerinde cok sevdigim teyzem Sultan Toprakci'nin hakka yürümesini üzülerek duydum. Merhumeye tanridan rahmet basta cocuklari Nevruz ,Fevzi,Badeser vede Nazik olmak üzere bütün sevenlerinin basi sag olsun der acilarini en icten duygularimla paylasirim.null
bursal 07 Mart 2010 00:21 | antverpen
8 mart dunya kadinlar gunu butun dunya kadinlarina kutlu olsun . Ama adi var kendi olmayan bir gun bece cunku 8 marta neden kadinlara tatil degil ve 21 ci yuz yilda hala kadinlar horlaniyo harla baslik ve mal karsiligi satiliyor hala kadinlar ikici sinif goruluyorsa halakadinlarin fikri sorulmuyorsa hala kendi haklarini ozgurce ifade edemiyorsa o zaman boyle bir gun yok demektir: yinde basimizin taci kadinlarimizin gunu kutlu olsun:
Hikmet ATAS 26 Şubat 2010 23:34 | Almanya
Köyümüzün büyükleri Sultan anna {TOPRAKCI}Hakka yürüdü mekani cennet topragi bol olsun.Nevruz agabeyimize ve esine tüm TOPRAKCI ailelerine bas sagligi diliyorum .Hikmet ve Keklik
Yalcin Cevik 25 Şubat 2010 08:41 | Amsterdam
Degerli insan Sultan teyzemizin hakka yurudugu haberi bizleri derinden uzmustur.Kendisi herdaim sevecen,sakaci vede gonul insaniydi. Kendisine rahmet tum yakinlari vede akrabalarina bassagligi diliyorum
Yalcin Cevik
niyazicicek 19 Şubat 2010 13:34 | çorum
yeni sitemiz hayırlı olsun
muslumcevik 17 Şubat 2010 10:50 | çorum
yini sitemiz hayırlı olsun
ali.naki 14 Şubat 2010 21:10 | çorum
yazı denemesi Site güzel olmuş teprik ederim.
Hasan sarimercan 06 Şubat 2010 21:12 | Almanya/köln
Yeni Site Cok güzel olmus.Elinize kolunuza saglik.dahada güzel olcaginda eminim.Yaptiginiz emege ve harcadiginiz zamana Degmis hepinize tesekkür ederim sevgi ve saygilarimla
Hasan Özsoy 06 Şubat 2010 04:51 | Avustralya
Süper sayfa harika olmus ellerinize saglik, cok hizli ve grafik renkler müzikler designer ler süper olmus insallah böyle kalir...
Site Yönetimi 25 Ocak 2010 11:52 | Amsterdam
Sitemiz ile ilgili görüşlerinizi ziyaretçi defterimize yazabilirsiniz.