KAMİL TEKİN SÜREK in bu yazısını beğendiğim için sizlerle paylaşıyorom selamlar.
İtiraflar Gazeteler itirafnamelere döndü. Her gün birileri bir takım itiraflarda bulunuyor. JİTEM i kurduğunu itiraf eden Arif Doğan, bildiklerinden fragmanlar sunarak, kendini kurtarması gerekenlere mesaj gönderiyor. Asıl itiraflar geride! Ben yanarsam siz de yanarsınız! Hanefi Avcı ile ilgili itiraflar ise borsadaki gelişmelerden daha fazla sürprizler içeriyor. Gerçi borsada da, devletin yaptıkları ettikleri konusunda da sürprizlere inanmayanlar çok. Fakat, her gün yeni bir bilgi ya da belge açıklayarak Avcı da, rakipleri de devlet işleyişinin ince detaylarını itiraf ediyorlar. Avcıda bulunduğu iddia edilen onlarca dinleme kaydı, aynı zamanda başka polis ve MİT şeflerinde de, devletin arşivlerinde de böyle binlerce kayıtın varlığının itirafı değil midir? Ya da, Avcının Fetullahçıların polis, MİT ve orduda önemli mevkileri ele geçirdiği iddiası, bütün devirlerde çeşitli siyasi güç odaklarının bu mevkiler için yoğun bir çatışma ve hesaplaşma içinde olduklarının da itirafı değil midir? Mehmet Ali Birand, devlet içinden bir grubun kendini öldürtmek istediğini bildiğini itiraf ediyor. Ama, ne kendini dinleyenler şikayetçi ne de öldürmek isteyenlerden. Kendini devletin kollarına teslim etmiş, iyilik de kötülük de ondan gelsin düşüncesinde adeta. Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlisin ölümü ile ilgili rapor düzenleyen albay olayın üzerinden on yedi sene geçtikten ve emekli olduktan sonra rapora komutanlarının müdahale ettiğini ve değiştirdiklerini itiraf ediyor. Turgut Özalın oğlu Ahmet Özal, babasının ölümü ile ilgili bildiklerini itiraf ediyor. Belki de bu itirafların içindeki en masumane görünen Beşiktaş Asbaşkanının Pascal Nouma ile ilgili itirafı. Levent Erdoğanın, Noumanın pahalıya geldiği için, Fener maçındaki hareketini bahane ederek ve federasyonla anlaşarak sözleşmesinin feshedilmesi itirafı da aslında duygusal nedenlerle yapılmış masum bir itiraf gibi görünse de devletin spor alanındaki gizli yüzünü açığa çıkarıyor. Bu itiraflar böyle sürüp gitmeyecek. Bürokraside bir değişim yaşanıyor. AKP, bertaraf etmek istediği güçler aleyhine bilgi ve belgeleri birer ikişer ortalığa döküyor. Belki bunlardan bazıları da Hanefi Avcının iddia ettiği gibi cemaatin güç kazanması ile ilgili. Fakat, taşlar yerine oturduğunda, gidenler gidip, yerlerine gelenler çalışmalara kalınan yerden devam ettiğinde, devlet yine ketumlaşacak. Herkesin bildikleri yine devlet sırrı olarak kalacak. Hanefi Avcı ile ilgili bilgileri, henüz avukatları dahi (Soruşturmanın gizliliği nedeniyle ) görememişken, çarşaf çarşaf yayınlayanlar hakkında kılını kımıldatmayan savcılar, devletin gizli belgelerini yayınlamaktan davalar açmaya devam edecek. Ama olsun. Bu itiraflar dahi önemlidir. Egemen siyasi güçlerin çatışması sertleşince pislikleri böylesine ortaya dökülür. Devlet kutsal, tarafsız, adil, ezen ile ezilen arasında hakem sananlar da devletin gerçek yüzünü daha iyi görür. Nasıl yönetildiklerini, kimler tarafından yönetildiklerini kavrar. Allah devlete zeval vermesin, Ya kuzgun leşe, ya devlet başa saçmalıklarına inanların sayısı azalır. Yeni bir düzen, yeni bir devlet fikri kafalarda yeşerir. İtirafları iyi izlemeli. Duymayanlara da duyurmalı. Devlet her zaman bu kadar konuşkan olmaz.
muslumcevik 09 Ekim 2010 15:30 | çorum
DUYARLILIK.. Bu sitemizde daha evel Kürt ve türk emekçilerin yaşanan sıkıntılardan ve savaş kışkırtıcılığından zarar gördüklerini uzun uzun yazmıştım, halk çocukları dediğimiz kesimlerin gerek Asker olarak gerekse gerilla olarak yaşamlarını kaybedenlerin aileleri, yakınları tarifsiz derin acılarla yaşamak zorunda kaldıkları için bu acıları başka ailelerin yaşamaması için bu meseleyi bir an önce çözün demelidirler. Başbakanın övünerek anlattığı en hafif deyimiyle 500 milyar doları silah tekellerinin cebine aktığı için dahada yoksullaşan ülkemizin emekçileri işsizleri geçim sıkıntısı çekenler bu kaynağın ülkenin yoksulluğunun işsizliğinin ve temel sorunlarının giderilmesi için kullanın demelidirler. Bağımsızlıktan yana ve emperyalistlerin önünde eğilip bükülmeyi onuruna yedirmiyenler, bu meselenin çözümüne yardımcı olun demeliler hükümetlere kendi taleplerini kabul etmeyi dayatan emperyalist güçlerin oyuncağı olmamak için bu meselenin kendi içimizde ve insani bir çözümünü istemelidirler. Ülkeyi ucuz işçi cennetine çeviren uluslararası kuruluşların dikte ettiği ekonomik politikaların uygulanması sonucunda utanılacak bir asgari ücretle yaşamaya çalışanlar daha iyi koşullarda çalışıp yaşamak için bu sorunun çözümünü istemelidirler. Terör bahanesiyle.örgütlenme hakları ellerinde alınan sendikalaşmaları zorlaştırılan çalışanlar haklarının gasp edilmesine gereken cevabı vermelidirler, Geleneklerine uygun olarak yaşamak için mücadele eden Aleviler bu yok saymaya karşı mücadele ederken Kürtlere yapılanlara karşı da mücadele etmelidirler. Ülkemizin önemli bir bölgesi Tarım ve Hayvancılık yapılmadığı için temel besinleri hem daha pahalı hem dışarıdan alarak ve aynı zamanda yoksullaşmakla yüz yüze kalan orta tabaka ve tüketiciler buna karşı oluken bu sorunun çözümünü istemelidirler. Kısacası hangi görüş ve inanç sahibi olursa olsun Emekçiler, orta halliler, Emekliler, Çalışanlar, Üretenler, ve emeğiyle geçinmek için Çalışmak zorunda olanlar kendi geleceklerinin daha iyileşmesi için Kürt halkının da eşit medeni haklar gibi doğuştan gelen haklarını kullanmasını istemelidirler. Kardeşlik boş bir nutuk olmamalı önce dildeki eşitlik ve kardeşlikle başlamalıdır.kürt halkının varlığını ve kimliğini terör olarak algılayan bir avuç tuzu kurunun bu sorunu kaynağı olduğunu bilmeli değişmesini içtenlikle talep etmeliyiz. Çünkü bu uygulamalardan rant sağlıyan kesimler dışında heerkez zarar görmektedir. bu sonucu olmayan yolda ısrar edenler silah tücarları savaş Ağaları emeğe ucuz el koyan kapitalisler korucu başları ve bu savaşı geçim kaynağı görenlerin dışındaki herkestir. Gelin sağ duyuyla aklıselimle düşünerek bizi boğan geren, Nefes almamızı zorlaştıran ve insani hiç bir yanı olmayan bu sorunun çözümüne müdahale edelim savaşın durması içn bir ses verelim ve geleceğimizi sorumluluğumuzla karartmıyalım.. Saygılarımla M Çevik...
Yalçın ÇEVİK 07 Ekim 2010 10:31 |
SEN NEYMİŞSİN BE ABİ!
Herkes Avcıyı konuşuyor.
Ava giderken avlanan Avcıyı
Saatler süren programlar; Cemaat, Devrimci Karargâh
Kitabı okuyanlar, okumadan yorum yapanlar.
Türkiye ne garip bir ülke.
Hakim sınıfların, hedefinde bir örgüt var.
Hayalet Sol bir örgüt, Ülke solunun bundan haberi yok.
O saatler süren programlardan en çok memnun olanlar herhalde en çok Cemaattir.
Kadir-i mutlak gösterilen cemaat&.
Kitlelerin insiyatifini yok sayan,
Artık yapılacak hiçbir şey kalmadı hissini veren programlar.
Biz yine kitaba dönelim isterseniz,
Kitabı okuduğunuzda varacağınız hüküm öncelikle,
Sen neymişsin be abi oluyor.
Türkiyede ne kadar operasyon yapılmışsa hepsini Avcı yapmış&
Mersinde solun tavsiyesi, güneydoğu PKK operasyonları,
Kaçak çay, altın kaçakçılığı, hayali ihracatın önlenmesi,
Su, neşter, uyuşturucu operasyonları,
İnanılmaz&
Yahu, iyi ki varsın Avcı, sen olmasan Türkiye Vahşi Batı ya dönermiş.
Tabii, kitapta Veysel Güneyi aramayın, avukat bile tutmasına müsade edilmeden yaralı vaziyette idam sehpasına çıkartılıp,mezarı kimsesizler mezarlığında bulunan; Veysel Güneyi aramayın.
Ama bazı itirafların altını çizebilirsiniz.
Örneğin Mersinin Mut ilçesinde kendilerine yapılan haksızlıklardan ötürü Avcının tayin için eylem yapan solcuların, CHPlilerin kitapta yer alması utangaç bir tarif.
İstanbulda Devrimci Sola karşı yaptığı operasyonlardan böbürlenerek bahseden Avcı,
Bazı noktalarda öyle gaflar yapıyor ki ya da bir başkasının yazdığı bir kitapla öylesine çelişiyor ki
Hangisi Doğru?
Sorusunu ister istemez soruyorsunuz.
Cüneyt Özdemir , Önemli İşler Dairesi adlı emniyet istihbaratı anlattığı kitapta, Devrimci Sola yapılan 1992 operasyonlarında CIAdan destek istendiğini, CIAnın zaten örgütü takip ettiğini ve Devrimci Solu çökertmek için insanlarımızın ancak 2006 lar da tanıştığı GPS sisteminin kullanıldığını sayfa 170-175 de açıklıyor.
Avcı, ise İstanbula tayin olduğunda İstanbul emniyetinin teknolojik ait yapısının yetersiz ve ilkel olduğunu
Dokümanları okuyamayan, örgütü tanımayan personel mücadelede çok etkin olamıyordu& Haliçte yaşayan Simonlar sayfa 175
Şube her açıdan çok kötü durumdaydı. age.Sy.162
&..O tarihte İstanbulda dar kapasiteli bir dinleme sistemi vardı, ama bu sistemle de ciddi hiçbir örgüt hedefi dinlenmiyordu
age Syf 163
Ya abiler, hanginize inanalım,
Cüneyt Özdemir sana mı?
Avcı sana mı?
Biri diyor Devrimci Solu GPS sistemi ile çökerttik, öteki diyor ben göreve başladığımda dar kapasiteli bir dinlenme sisteminin ötesinde hiçbir şey yoktu.
Avcının abartıları, her şeyi ben yaptım anlayışı bir yana, inandırıcılığı da şöyle yok.
Avcının işkencesine maruz kalanlar Ezan okununca camiye gider, dönüşte işkenceye devam ederdi.demediler mi?
Avcının ismi Hanefi.
Hanefi İslamın bir mezhebi, bu ülke yurttaşlarının çoğunlunun mezhebi.
Avcı, dini bütün bir Müslüman ,
Susurluk dosyasında da cemaatle beraber çalışmış cemaatin has adamı Polis doçent Aytaç Habertürkde açıkladı.
Kim kimi nerede tuzağa düşürüyor.
Nerede bu tuzaklar kuruluyor.
Avcı alelacele kitabı kimlere yazdırıyor.
Cemaatle neden çelişkiye düşüyor?
Bu Karargâh neyin nesi?
Yalan Rüzgârı gibi bir ülkede yaşıyoruz.
Vesselam.
MEHMET SÜHA ALPASLAN
ALI CICEK 04 Ekim 2010 15:31 | KÖLN
TESSEKKÜRLER SANA SEVGILI MUHTARIM VE KÖYÜMÜZÜN DEGERLI INSANLARI OGLUM OZANIN KURBANINA KATILDINIZ VE DESTEKLERINIZ ICIN AMACIM OGLUM ICIN DEMIRCI BABA´YA ADADIGIM KURBANIMI IZINDE TÜM DOSTLARIMIZLA KUTLAMAKTI BEN BU DÜSÜNCE MI DAHA ÖNCEDEN CORUM DERNEGI BASKANIMIZ SAYIN NIYAZI ÖZMERCANLA PAYLASTIM KENDISI VE DIYER DERNEK YÖNETICILERIMIZDE BANA KÖYÜMÜZÜN FESTIVALI OLDUGUNU KURBANIMIZI BU FESTIVALLE BIRLIKTE YAPMAMI ÖNERDILER BENDE DEGERLI DERNEK YÖNETICILERIMIZIN ISRARINI KABUL ETTIM. VE BIRLIKTE GUZEL BIR GÜN YASADIK. COK GÜZEL BIR ORGANIZASYON GERCEKLESTIRDILER HEPSINE EMEKLERINDEN VE YARDIMLARINDAN DOLAYI BASTA SAYIN BASKAN OLMAK ÜZERE COK TESSEKKÜR EDIYORUM. TEK ÜZÜNTÜM BU GÜZEL GÜNLE ILISKIN AVRUBA DERNEK BASKANIMIZ SAYIN ISMAIL ÖZSAHIN´E GÖNDERILEN FOTOGRAFLARDA BEN VE AILEMIN FERTLERINDEN HIC KIMSENIN BIR KAREDE YER ALMAYISIDIR.HIC BIR ART NIYET OLMADIGINI UMARAK BU ÜZÜNTÜMÜDE DILE GETIRMEK ISTEDIM. AYRICA KÖYÜMÜZ ICIN BIR SANS OLARAK GÖRDÜGÜM SAYGIDEGER MUHTARIMIZ SAYIN HÜSEYIN ÖZSOY`A SONSUZ TESEKKÜRLERIMI SUNUYORUM KENDISI BU GUZEL GUNDE HER TÜRLÜ CABAYI SARF ETMISTIR BU UGURDA KENDI ÖZEL ARABASI VE MOTORUNU KÖYUMUZ ICIN SEFERBER ETMISTIR. ÜSTELIK ORTAKÖYDEKI BAZI ISLERIM ICIN BENIMLE BIZZAT GELMIS VE COK BÜYÜK YARDIMI OLMUSTUR GITTIGIMIZ HER YERDE SAHSINA COK BUYUK SAYGI VE SEVGI GÖRDÜM KENDISI SAYESINDE TÜM ISLERIMIZ COK KOLAY HAL OLDU ORDAKI GÖREVLILERDEN BANA SÖYLENEN DEGERLI MUKTARIMIZIN KIYMETINI BILMEMIZ VE KENDISINE BU YOLDA YARDIM ETMEMIZ GEREKTIGIDIR. BENDE AYNI DÜSÜNCELERE KATILARAK SON YILLARDA ZAYIFLAYAN KÖYÜMÜZÜN IMAJININ SAYIN MUHTARIMIZIN CALISMARIYLA DÜZELECEGIDIR. SON OLARAK SEVGILI DOSTUM ISMET ÜNAL´ADA COK TESSEKÜR EDERIM KENDISI KÖYÜMÜZ ICIN COK BUYUN CABA SARF EDIYOR CANLA BASLA CALISIYOR. BENIM TÜM KÖYLÜLERIMIZE RICAM SUDURKI BU DEGERLI ARKADASLARIMIZA KARSI DESTEK OLALIM KÖSTEK OLMAYALIM NE YAZIKKI SAHIT OLDUGUM KÜCÜK BIR GURUPTA OLSA BU GUZEL ISLERI YAPAN ARKADASLARIMIZA ENGEL OLMAYA CALISAN INSANLAR VAR. GEGERLI MUHTARIMIZA BU UGURDA BASARILAR DILIYORUM VE SIZLERIN GURBETCI BIR KÖYLÜSÜ OLRAK ONA YARDIM ETMENIZI DILIYORUM...
SAYGILARIMLA...
ALI CICEK
ALI CICEK 04 Ekim 2010 11:54 | KÖLN
DEGERLI DOSTUM SENOL ICBUDAK´IN KAYBINDAN DOLAYI TÜM SEVENLERI GIBI BEN VE AILEMDE COK BÜYÜK ÜZÜNTÜ DUYDUK KENDISINE ALLAHTAN RAHMET KEDERLI AILESINE VE TÜM SEVENLERINE BASSAGLIGI DILERIM. MEKANI CENNET RUHU SAD OLSUN.
İçbudak Ailesi 29 Eylül 2010 23:00 | ALMANYA
Teşekkürler
Oğlumuz, Kardeşimiz, Babamız, Da
yımız, Amcamız, Çok sevdiğimiz, Canımız, Eşim Şenol İçbudak’ın ölümü nedeniyle; Acı günümüzde bizleri yalnız bırakmayan, acımızı ve üzüntümüzü paylaşan, derdimize ortak olan, sıkıntılarımızın çözümünde yardımcı olan;
Bünde Alevi Kültür Mekezi’ ne, Bielefeld Alevi Kültür Merkezi’ ne Avrupa- Göpsenliler Yardımlaşma ve Dayanışma Kültür Derneği’ne, Çorum-Yaylacıklılar Yardımlaşma ve Dayanışma Kültür Derneği’ne, Yaylacık Köyü Muhtarlığı’na, VE Bizleri yalnız bırakmayan canlarımıza, derneklerimizin üyelerine, dostlarımıza, sevenlerimize, ayrıca bizleri telefon (yada Internet aracılığıyla) arayan herkese paylaşım ve katkılarından dolayı sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.
Sizler sağolun.... iyiki varsınız
Saygılarımızla!
Anne ve babası, Kardeşleri, Çocukları, Yiğenleri, tüm akraba sevenleri adına: Ayten İçbudak
Hasan Tüzüner 29 Eylül 2010 12:16 | Danimarka
ÖLÜMÜN AF KANUNU YOK: 13.09.2010-02.29.saniyeli BAŞ SAGLIGI: yaşatmak için dönen dünya çarkı. ve hayat akımı. insanın taşıdıgı vucut dedigimiz fiziksel dokuyu deforme edince. insan hayata veda edip. yaşam ise son bulmaktadır. ALMANYA: edindigimiz bilgilere göre .6.sene evvel .mide kanseri teşhisiyle hastaneden tedavi altına alınan genç yakınımız şenol içbudak. tıppi bir müdahaleyle midesi alınır. ve mide görevi kalın barsaga yönlendirilir. fakat aynı hastalık bu defada kalın barsagı kaplar. tıp ikinci bir müdahaleyle mide görevini ince barsaga yönlendirir. sonuçda aynı hastalık bu bölgeyide sarar. tıppi müdahale sonuç vermeyince kanser şenol u- teslim alır. ÜZGÜNÜM: fakat genç ölümler insan.duygu.düşünce.ve şifrelerinde derin izler bırakmaktadır. toplum olarak üzüntü içerisindeyiz. BİLİM DÜNYASI VERİLERİNE GÖRE : Türkiye de ortalama insan ömrü 70.yıl. ABD-nufus referans bürosunun raporuna göre 300 -yıl sonra kanser ve diger önemli bazı hastalıklar ya önlenecek veya tamamen yok edilecek. 9.milyarlık dünyada insan ömrü 100.yıl olacak denilmekde. ALMAN- max planck Enstitüsü adına araştırmacı- elly tanaka- nın verilerine göre.MEKSİKA da bir gölde yaşayan AXOLOTL- adlı olagan üstü bir kertenkele türü kalbi dahil tüm organlarını yenileye biliyor.biz insanların organları ise yılda -3-kez yenilenebiliyor. amma ne yazıkki yinede ölümden kurtulamıyoruz. insanlar ölümsüzleşecek veya ölüm tamamen yok edilebilecekmi. hem bilimden hem tıpdan bekliyoruz. veyahutda bekle gör diyecegiz. yazarken dahi agladım. şenolun ölümü yakınları uzakları yürekden üzmüşdür. bu vesileyle-aile ve yakınları.çevre dostları ve sevenleri. yandaş- ve yoldaşları-toplumun- ve milletin-ayrıca tüm yaylacık halkının. ve hepimizin-başı sag olsun diyoruz. yattıgı yer nur. ruhu güneş. mezarı çiçek olsun -diyoruz.
Hasan tüzüner wwww.tuzuner2000@yahoo.dk Danimarka
garip 16 Eylül 2010 06:57 |
Yakalandigin acimasiz olume boyun egdin.Bedenini topraga, seni kalbimize gomuyoruz.Ailene, yakinlarina, arkadaslarina ve uzaktaki dostlarina bassagligi dilerim.Ayrica Almanya'da cenazeyle ilgilenen dernek uyelerine tesekkur ederim.
Garip
MUSLUMCEVİK 14 Eylül 2010 17:20 | çorum
İŞ EKMEK VE HAYAT KAYGISIYLA MEMLEKETİNDEN UZAK GURBET ELLERDE GENÇ YAŞTA ÖLÜM HABERİ KÖYÜMÜZE KARA BASAN GİBİ OLANCA AĞIRLIĞYLA ÇÖKMÜŞTÜR. EŞ DOST AKRABALARIN nın VE KÖYLÜLERİMİZİN DERİN ÜZÜNTÜ DUYDUKLARINI KAÇ GÜNDÜR GÖRMEKTEYİM KÖYLÜLERİMİZİN KEDER DE VE KIVANÇTA BİR VE BÜTÜN OLDUKLARINI GÖRMEK ACILARIMIZI BİR NEBZE OLSUN HAFİFLETİYOR BU GÜZEL DUYARLILIĞI PAYLAŞMADAN GEÇEMEDİM. HAYATININ BAHARINDA ORTA YAŞLILIĞINI YAŞAYAMADAN ARAMIZDA AYRILAN GURBETÇİMİZ ŞENOL İÇBUDAKA RAHMET VE BÜTÜN AİİLE FERTLERİNE ANNE BABASINA KARDEŞLERİNE ÇOCUKLARIN a HANIMINA DAYILARINA BÜTÜN YAYLACIKLILARA BAŞ SAĞLIĞI DİLİYORUM Almanya derneğimizin bizimle irtibata geçerek her saat bizi bilgilendirmeleri burada indişe içinde bekliyenleri biraz olsun rahatlatmıştır. bütün dernek üye ve yöneticilerine teşekürler. sayğılarımla M ÇEVİK .
Mehmet Icbudak 14 Eylül 2010 09:59 | AVUSTURALYA
Gozu kor ola gurbet ne acimizi ne sevinclerimizi paylasabiliyoruz.... hayatin ve sartlarin getirdigi bu yuzde binlerce kilo metre uzakta ancak icin icine ceker ve yuzun duser bir kara bulut coker ustune ne yedigin ne ictiginde zevk alirsin boyle durumlarda ne denilebilirki sozun bitigi yer... amca ogluyuz dostunuz akrabayiz peki bir birimizin sagliginada bir birimize karsi ne yapabildik veya neden yapamiyoruz. arada bir birimizi hatirlasak birbirimize saygi sevgi gostermek icin kendimizi borclu his etsek su kisa bir yasam icinde sevgi tohumlari eksek te gelecek kusak bizleri tanisa akraba oldugumuzu kanla bagli oldugumuzun bilincine varilsa cokmu zor. iste geldik gidiyoruz. ne aci benim cocuklarim senin cocuklarin bizim cocukalrimiz sizin cocuklarinizi mallesef bir birlerini tanimiyacaklar kim olduklarimizi nerden neyimizin oldugunu bilmeden gormeden baska bir kkultur icinde kaybolup gidecekler. gerceklere sirtimizi donmek en kolay yol... amca oglu yillardir bu yakalandigi amansiz hastaliga yenik dustu ve haka yurudu... 35 yilldir gormedigim goremedigim SENOL ICBUDAK son yolculugunda bile yaninda olamamanin acisi anlatmaya kelimebulamiyorum. ayrica annesi,baabsi,baci,kardas, ablasina esine cocukalrina hepsine sabir diliyiruz Hepimizin basi sagolsun mehmet Filiz icbudak
ismail kocak 13 Eylül 2010 19:34 | Almanya
Senol icbudak yakalandigi hastaliga yenik düserek ailesinin ve dostlarinin arasinda ayrilmistir. Bu ayrilik ailesini üzdügü gibi dostlarini da üzmüstür icbudak ilesinin ve dostlarinin basi sag olsun
ali dincdogan 13 Eylül 2010 14:00 | Köln
Icbudak Ailesine bas sagligi dilerim. yerin cennet olsun. saygilar
ERDİNÇ 12 Eylül 2010 13:32 | izmir
değerli abimiz ŞENOL İÇBUDAK 'ın ölümü hepimizi derdinden üzmüstür onu seven tüm dostlarına ve ailesine bas saglıgı diliyorum yattıgı yer incitmesin...! ERDİNC ÖZSAHİN
ismet cicek 11 Eylül 2010 21:16 | lyon
sevgili agbimiz senol icbudak'in olum haberi bizleri derinden uzmustur genc yasta aramizda ayrilmasi kabul edilecek bir sey deyil acimiz cok buyuk,burdan ailesi ve tum yakinlarinin basi saolsun diyorum
Yalçın ÇEVİK 11 Eylül 2010 18:57 | amsterdam
Sevgili kardesimiz Senol Icbudagin olum haberi gercekten bizleri derinden uzmustur. Kendisine rahmet, ailesine, akrabalarina vede tum gopsenlilere bassagligi diliyorum